Nehir ve Bisiklet - içiçe akışlar dizisi 2-
Kyoto
Nehir
ve Bisiklet
-
içiçe akışlar dizisi 2-
Bir
nehir akıp gider ve bir bisiklet nehir kenarında nefes alır.
Bisikletler
özgür olmasına özgürdürler ama özgürlükleri ele geçiren kentler, bisikletlerin
nefeslerini de çat diye kesiverirler.
Nefessiz kalan bu bisikletler can
çekişir. Bir bisikletin bir nehir akıntısında kendine gelmesi bundandır. Artık
can çekişme değil, salt bir yeniden doğuş vardır. Can çekişen ne varsa, onların
yeniden doğuşunu sağlayan bu kent, bir bisikleti de yeniden doğurmuştur. Nehir
ve bisikleti her gün ve her saat içiçe geçiren şeydir bisikletin yeniden
doğuşu. Yaşam mütemadiyen nehirde akmaktadır. Nehir bisiklette.
Bisiklet gözlerini bir su sesinin
içinde açar. Çünkü su aşkla çağıldar. Nehirden ördekler akar. Uzun bir yola çıkan, nehrin içine yerleşmiş üç
ördek başlarını çıkarıp aralıksız nehre bakarlar. Nehre bir bakış biçimi vardır
ve nehir canlılarının bu bakış biçimini ıskalamaları neredeyse imkansızdır.
Bu bakış biçimini bulan nehir kenarı
sakinleri duruşlarından anlaşılır. Nehre tapanlar kalemlerinden,
defterlerinden, gitarlarından, tuallerinden bellidir. Onlar, nehrin karşısına
çakılır kalırlar ve saatlerce nehirle konuşurlar.
Onlar yeryüzüyle gökyüzünün birleşme
arifesinde bir aradalıkta dünyaya gelmiş bu nehrin büyümesini izlemek için bu
kente gelenlerdir.
Onlar nehir dosyaları tutarlar. Her
gün kaç ördek Kamogawa’dan geçmiş, kaç kuş uçmuş nehir üstünden, nehre
tapanların kaçı yolda durmuş ve nehirle konuşmuş, hepsini kayda geçirirler,
nehir dosyalarına yazarlar. Bütün nehrin hacmini, kaç kişiyle aynı anda
seviştiğini bilmek isterler. Tek dertleri nehrin bugünün içinde olmaktır.
Rüzgar nehir dosyasının ilk
sayfalarını havalandırır. Orda her gün, aynı saatte nehre doğru akışa geçen bir
bisikletten söz edilir. Bisiklet nehir dosyalarında yer alan herkesin önüne
geçmiş, kırmızıdan mora çalan bir tutkuyla nehre akmaktadır. Nehre tapanlar nehre
bakar, bisiklet canlanır, şimdi akışlar içiçedir.
Yorumlar
Yorum Gönder